Hüzünlü değilim be oğlum mizacım böyle

  

Dargınım kendime hayata insanlara... 


Ne birini sevebilme lezzetini ne de biri tarafından sevilebilme güzelliğini bana yaşatmadığı ,dostluğu, kardeşliği, birilerinin her zaman yanımda olduğunu iliklerime kadar hissetmeyi - ciddi manada ama insanlar bunu yoksa laf olsun diye söylerler sürekli- asla deneyimleyemediğim için. Gerçi bunları ben de kimseye vermedim ve hissettirmedim diye düşünüyorum, o yüzden hayıflanmanın da lafügüzaf olduğu bariz. Hakedip etmediğimden emin değilim ama zaten önemli olan bu değil, sadece bunların nasıl şeyler olduğunu merak ettiğim ve aslında insanın hayata geliş amaçlarından birinin çeşitli hislerle birlikte bunları da yaşamak olması gerektiğini düşünüyorum yoksa kişi yalnızlıktan delirmenin eşiğine gelir, kalabalıklar içinde yalnız, sözler içinde sözsüz, ışıklar içinde ışıksız kalır, sanırım benim yaşadığım da bu.  


Bunu okuyan arkadaşlarım, dostlarım varsa -ki hiç sanmıyorum arkadaşlarım tarafından bu kadar umursansam veya sevilsem böyle bir yazı yazmazdım diye düşünüyorum ve verdiğim değeri,sevgiyi aynı oranda geri alamamış biri olmak hayatım boyunca yaşadığım bir trajedi-  kendileriyle niye bu sıkıntılarımı paylaşmadığımı dertlerimi anlatmadığımı soracaklardır. Ben de hafif bir tebessümle biraz sesim titreyerek hafiften de gözlerim dolarak ‘’yok ya bir şeyim ben zaten böyle şeyleri pek anlatamam kendime bile’’ derdim. Maalesef bu gerçek, böyle duygusal, böyle içine kapanık, böyle her şeyi çok düşünen bir şekilde niye yarattın beni Tanrım? Biliyorum sen de cevap vermeyeceksin buna, ne zaman cevap verdin ki zaten. Neyse siktir et Tanrım senin canın sağolsun. İşte bu dertleri,tasalarımı anca yazarak anlatıyorum sana okuyucum, bazen şiirle bazen böyle iç dökme tarzında düz yazıyla fakat çoğu zaman bir yerlere bir şeyler not alıp üşenip yazmıyorum ama olsun bugün yazasım geldi. Sahi gerçekten var mı bunları okuyan benim dışında ?  


‘’Ben buradayım sevgili okuyucum,sen neredesin acaba ?’’ 


(He bu arada psikiyatra gittim , ilacımı kullandım fakat hala depresyondayım üstüne cezaevinde çalışıyorum intihara meyilim hala var ve yakında Genç Werther’in Acılarını okumayı düşünüyorum.Umarım sonum Werther gibi olmaz. Geçenki iç dökme yazımı okuyan ve halimi merak eden okuyucum için yazdım bu satırı.) 


Diyor ya Demirkubuz ‘’ İnsanın arkadaşları olur , sevgilileri, ahbapları olur; bir dönem sonra herkes yoluna gider.’’ İşte öyle bir dönem hayatımıza birileri giriyor çıkıyor,  biz birilerinin hayatına girip çıkıyoruz.Anlık kesitler, fragmanlar,gölgeler gibiyiz. Hiçbirimizin varlığı,hissi, aşkı sevgisi daimi sürekli değil. Satırlarımın başında söylediklerimle sonlara doğru kurduğum bu cümleler ne kadar tutarsız değil mi? Zaten hayatım ve benim tutarlı olduğumu kim söyledi ?  

Hüzünlü değilim mizacım böyle. 

Arrivederci 


10 Mart 2023  

Saat 01.39  

Enver Ünlü 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fırlatılan Manifesto

bi şeyler